| Resimleyen: Sümeyra Solmaz |
Kitap-çocuk ilişkisi ne kadar çabuk başlarsa o kadar iyi olur. Bu zaten daha bebeklikte çocuğun eşyayla ilişki kurmaya başladığı anda başlayabilir; eğer biz müsaade edersek, eline verirsek... Kitabı çocuğun dünyasına bir oyuncak, herhangi bir eşya gibi dahil etmek, istediği gibi dokunmasına fırsat vermek ilk adımdır. Hatta yırtmasına, avuçlayıp ortasından koparmasına, kesmesine, boyamasına, kirletmesine oyuncak hamuru gibi oynamasına izin verilirse çocuk kitaba alışır; onu kendi dünyasına alır, benimser. Elindeki kitabın değerli olması gerekmez. Satış broşürleri, eski dergiler vs. olabilir.
Tam tersi, elini daha kitaba değerken "dur yırtacaksın, buruşturacaksın!" gibi müdahaleler yapılan çocuğun kitapla beraberliği olumsuz başlar, kitapları sevmesi zorlaşır. Bu noktada kitapları hor kullanmaya alışacağı akla gelebilir. İleride kitaplarına dikkatsiz davranacağı, kütüphanesinde ucu yanık, çay-kahve lekeleriyle dolu kitaplar olacağı hayal edilebilir. Bu noktada sevdirmek öne alınmalıdır. Tertip, temizlik okul çağına bırakılabilir; çünkü sevdiği bir şeyi korumayı öğrenmek çok daha kolaydır. Tersine çok korunulan bir şeye yaklaşmak, tanımak, sevmek daha zordur.
"Çocuğumun kitabı sevmesi için ben ne yapabilirim?" sorusunun cevabı ise yukarıda değinildiği gibi çocuğun eline çok erken yaşlarda eski kitaplar verip onunla oynamasına, dilediği kadar yırtıp hırpalamasına, kirletmesine izin vermek, oyuncaklarının arasına kitabı da katmak olabilir ki bu konuda anne babalara düşen, ona bu rahatlığı ve ortamı sunmaktır. |